neriman koksal
Boğaziçi Tarih Bölümü'nde yüksek lisans yapmış / yapmayı düşünen / başvuranların bilgilerine;Başvuru, kabul edilme koşulları / süreci ve bu bölüm hakkında kapsamlı bilgilere ihtiyacım var. İnternetten, okulun ve bölümün sitesinden gerekli bilgileri edindim ancak ilk ağızdan bilgilere de ihtiyacım va
Boğaziçi Tarih Bölümü'nde yüksek lisans yapmış / yapmayı düşünen / başvuranların bilgilerine;
Başvuru, kabul edilme koşulları / süreci ve bu bölüm hakkında kapsamlı bilgilere ihtiyacım var. İnternetten, okulun ve bölümün sitesinden gerekli bilgileri edindim ancak ilk ağızdan bilgilere de ihtiyacım var. Lisans mezuniyetim tarih değil, onu da belirteyim. Ales sözel puanım ve mezuniyet derecem ise fena sayılmaz. Dil yeterliliği, başka bölümden mezuniyet durumunda yaşanan sıkıntılar vs. Cevap vereceklere şimdiden teşekkürler.
Başvuru, kabul edilme koşulları / süreci ve bu bölüm hakkında kapsamlı bilgilere ihtiyacım var. İnternetten, okulun ve bölümün sitesinden gerekli bilgileri edindim ancak ilk ağızdan bilgilere de ihtiyacım var. Lisans mezuniyetim tarih değil, onu da belirteyim. Ales sözel puanım ve mezuniyet derecem ise fena sayılmaz. Dil yeterliliği, başka bölümden mezuniyet durumunda yaşanan sıkıntılar vs. Cevap vereceklere şimdiden teşekkürler.
0
neriman koksal
mp3 formatında seslendirilmiş türkçe kitap bulabileceğim bir kaynak arıyorum. sanıyorum bölümler halinde seslendirilmiş olması daha mantıklı kaldığım yeri bulmak açısından falan. var mı böyle bir şey, bunu bulabileceğim bir kaynak? konu / yazar gibi bir seçimim yok bu arada, yani en azından ilk etap
mp3 formatında seslendirilmiş türkçe kitap bulabileceğim bir kaynak arıyorum. sanıyorum bölümler halinde seslendirilmiş olması daha mantıklı kaldığım yeri bulmak açısından falan. var mı böyle bir şey, bunu bulabileceğim bir kaynak? konu / yazar gibi bir seçimim yok bu arada, yani en azından ilk etapta. ama akıcı, kafa yormayan bir şeyler olmalı. roman olur, uzun soluklu radyo tiyatroları bile olabilir.
0
farklı mecralarda aramadım hiç ama divxplanet ve emule aracılıgıyla bulabilirsiniz.
http üzerinden de sharebus.com da olması gerek.
http üzerinden de sharebus.com da olması gerek.
0
türkçe audio-book çok aradım ama bulamadım. Görme engelliler için Milli Kütüphane'nin büyük bir arşivi var, fakat görme engelli olmayanlara kapalı. Halbuki herkese açsalar ne güzel olurdu, arabada falan dinlerdik. mail attım adamlara bu konuda, geri dönmek lütfunu bile göstermediler.
radyo tiyatroları konusunda: internette kısa bir arama yaparak mp3 formatında kaydedilmiş onlarca radyo tiyatrosu ve "arkası yarın" bulabilirsin. Benim gözlemlediğim kadarıyla, trt "radyo tiyatrosu" adıyla ve tgrt fm ise "arkası yarın" adıyla oyunlar yayınlamış. tgrt'ninkiler güzel başlıyor hakikaten, ama sonra başkahraman allah'a yöneliyor her defasında. örneğin, don kişot'ta, sanço panza barataria'daki kumarhaneleri kapatıyor haram diye(?!). Benim dinlediklerim arasında suç ve ceza en iyi kotarılmış olandı. arkası yarın 15er dakikalık 10-15 bölümden oluşuyor. trt'nin radyo tiyatroları ise yaklaşık bir saatlik tek bölüm halinde, kısa eserler.
neyse uzun yolculuklarda güzel oluyor yine de bunları dinlemek.
radyo tiyatroları konusunda: internette kısa bir arama yaparak mp3 formatında kaydedilmiş onlarca radyo tiyatrosu ve "arkası yarın" bulabilirsin. Benim gözlemlediğim kadarıyla, trt "radyo tiyatrosu" adıyla ve tgrt fm ise "arkası yarın" adıyla oyunlar yayınlamış. tgrt'ninkiler güzel başlıyor hakikaten, ama sonra başkahraman allah'a yöneliyor her defasında. örneğin, don kişot'ta, sanço panza barataria'daki kumarhaneleri kapatıyor haram diye(?!). Benim dinlediklerim arasında suç ve ceza en iyi kotarılmış olandı. arkası yarın 15er dakikalık 10-15 bölümden oluşuyor. trt'nin radyo tiyatroları ise yaklaşık bir saatlik tek bölüm halinde, kısa eserler.
neyse uzun yolculuklarda güzel oluyor yine de bunları dinlemek.
0
209.85.229.132
tiyatro bunlar. çok iyi de çıkıyor, çok kötü de içlerinde. link kırıklar da var.
mp3 kesici ile kesip atın mp3ünüze.
trende dinliyorum ben, mis:)
he bide "kaybolan burun, palto" gibi oyunları seslendiren ekip müthiş, isimlerini bilemedim şuan kafam karman çorman.
tiyatro bunlar. çok iyi de çıkıyor, çok kötü de içlerinde. link kırıklar da var.
mp3 kesici ile kesip atın mp3ünüze.
trende dinliyorum ben, mis:)
he bide "kaybolan burun, palto" gibi oyunları seslendiren ekip müthiş, isimlerini bilemedim şuan kafam karman çorman.
0
neriman koksal
senelerdir hep merak eder ve araştırmayı ya da birilerine sormayı unuturum. gerçekten çok merak ediyorum ve aklıma gelmişken hemen sormak istiyorum. bu kediler sağı solu, insanların dizlerini, motoru yeni kapatılmış arabaların önlerini, kendi popolarını falan kokladıktan sonra bir süre ağızları açık
senelerdir hep merak eder ve araştırmayı ya da birilerine sormayı unuturum. gerçekten çok merak ediyorum ve aklıma gelmişken hemen sormak istiyorum. bu kediler sağı solu, insanların dizlerini, motoru yeni kapatılmış arabaların önlerini, kendi popolarını falan kokladıktan sonra bir süre ağızları açık kalıyor, ööyle bakıyorlar bir süre ağız açık, bunun sebebi nedir? bir sağlık sorunu falan değil belli ki bir çok kedi yapıyor bunu da neden yapıyorlar?
0
burunlarından geçen kokunun tadına bakıyorlar diyeyim bir nevi. inceliyorlar iyice genizlerindeki kokuyu. fark ettiyseniz aynı koklar gibi nefes almaya devam ederler bir süre. sonra genelde burunlarını yalayıp başka bir poza geçerler.
yani benimki gözlem, doğruladığım bir bilgi değil... söyliim de :)
ehe araştırdım :) dediğim gibiymiş gerçekten...
hatta ingilizce terim varmış bunun için o da "flehming"
(kaynak:www.bigpawdesigns.com)
yani benimki gözlem, doğruladığım bir bilgi değil... söyliim de :)
ehe araştırdım :) dediğim gibiymiş gerçekten...
hatta ingilizce terim varmış bunun için o da "flehming"
(kaynak:www.bigpawdesigns.com)
0
neriman koksal
kendisiyle iki haftadır aralıklarla karşılaşıyorum. balkonda bir kedi beslediğim için, onun mama ve su kabının başında gördüm bir iki hafta önce. sonraki günlerde de aralıklarla balkona uğradı. sanıyorum hastalığı yüzünden beslenemiyor ve çok güçsüz düşmüş. hastalık belirtilerine gelince, ağzından s
kendisiyle iki haftadır aralıklarla karşılaşıyorum. balkonda bir kedi beslediğim için, onun mama ve su kabının başında gördüm bir iki hafta önce. sonraki günlerde de aralıklarla balkona uğradı. sanıyorum hastalığı yüzünden beslenemiyor ve çok güçsüz düşmüş.
hastalık belirtilerine gelince, ağzından sürekli salya akıyor yani kuduz belirtisi gibi değil ama mesela su içmek için kaba eğildiğinde bir miktar salya geliyor. kuru mamayı tırtıklarken gördüm ama fazla yemek yiyemiyor. ağzında burnunda görünür bir yara mevcut değil. su kabının başına gidip iki yudum alıp dakikalarca hareketsiz bekliyor. hareketleri çok yavaş. hasta yani işte. veterinere götüremiyoruz çünkü yanına yaklaştığımız an kaçıyor, uzaktan takip ediyoruz. vet. dün telefonda antibiyotik vermemizi tavsiye etti. suya ve bi miktar pirinçli çorbaya largopen ekledik ama iki tırtıktan öte ilgilenmedi. bu durumda ilaçtan faydalandığını sanmıyorum. sorularım şunlar;
1 - bizim vet. solunum yolları enfeksiyonu olabilir demiş ama aranızda vet. olup da "yok bence bu başka bir hastalık olabilir" diyen var mı?
2 - daha fazla müdahale edemediğimiz için, hayvanın akıbeti ne olur? iki haftadır bu halde yaşıyor. sizce atlatır mı yoksa ölme ihtimali var mıdır?
3 - solunum yolları enfeksiyonu bulaşıcı mıdır? mama kabını değiştirmeden bizim balkon kedisi mama yerse o da hastalık kapabilir mi?
4 - bizim kedi (ya da balkona rastgele uğrayan başka bir kedi) largopen'li mamadan yer, sudan içerse bişey olur mu?
hastalık belirtilerine gelince, ağzından sürekli salya akıyor yani kuduz belirtisi gibi değil ama mesela su içmek için kaba eğildiğinde bir miktar salya geliyor. kuru mamayı tırtıklarken gördüm ama fazla yemek yiyemiyor. ağzında burnunda görünür bir yara mevcut değil. su kabının başına gidip iki yudum alıp dakikalarca hareketsiz bekliyor. hareketleri çok yavaş. hasta yani işte. veterinere götüremiyoruz çünkü yanına yaklaştığımız an kaçıyor, uzaktan takip ediyoruz. vet. dün telefonda antibiyotik vermemizi tavsiye etti. suya ve bi miktar pirinçli çorbaya largopen ekledik ama iki tırtıktan öte ilgilenmedi. bu durumda ilaçtan faydalandığını sanmıyorum. sorularım şunlar;
1 - bizim vet. solunum yolları enfeksiyonu olabilir demiş ama aranızda vet. olup da "yok bence bu başka bir hastalık olabilir" diyen var mı?
2 - daha fazla müdahale edemediğimiz için, hayvanın akıbeti ne olur? iki haftadır bu halde yaşıyor. sizce atlatır mı yoksa ölme ihtimali var mıdır?
3 - solunum yolları enfeksiyonu bulaşıcı mıdır? mama kabını değiştirmeden bizim balkon kedisi mama yerse o da hastalık kapabilir mi?
4 - bizim kedi (ya da balkona rastgele uğrayan başka bir kedi) largopen'li mamadan yer, sudan içerse bişey olur mu?
0
Aşırı salya genelde zehirlenme belirtisidir ama zehirlenme durumu tabi ki çok da uzun sürmez. Yani ya ölür, ya geçer. Uzun süredir o haldeyse heralde başka bişeydir. Hastalığın ne olduğunu tam olarak bilmediğiniz için bence bulaşıcı olduğunu varsaymanız doğru olur. Zaten veterinerin tahmini doğruysa ve solunum yolu enfeksiyonu ise kesinlikle bulaşıcı.
Salya en iyi ihtimalle ağızda bir sorun olduğunda görülür. Yani ağzında batan bir cisim vs varsa salya akıtır. Bunun dışında feline herpes olma ihtimali de var. Solunum yolu veya tükrük bezi enfeksiyonu salyaya sebep olan rahatsızlıklar arasında en yaygını gibi geliyor bana, belli olmaz tabi ki, alerji bile olabilir. Yakalayabilirseniz veterinere götürün derim.
(veteriner değilim)
Salya en iyi ihtimalle ağızda bir sorun olduğunda görülür. Yani ağzında batan bir cisim vs varsa salya akıtır. Bunun dışında feline herpes olma ihtimali de var. Solunum yolu veya tükrük bezi enfeksiyonu salyaya sebep olan rahatsızlıklar arasında en yaygını gibi geliyor bana, belli olmaz tabi ki, alerji bile olabilir. Yakalayabilirseniz veterinere götürün derim.
(veteriner değilim)
0
başını tam tutabiliyor mu? ya da denge sorunu var mı?ben bizim vet de bi kedi görmüştüm.başı sürekli sallanıo, yürürken tam denge tutturamıo, salyasını kontrol edemio, gözler de kayıyodu.kulak iltihabı çok ilerlemiş demişti vet.sonra dikkat ettim.sokakta da ööle bir sürü kedi var...bulaşıcılığı yok sanırım.çünkü veterinerdeki diğer kedilerle kafesleri yanyanaydı.
ben eski evimin terasında kedi oltasıyla yakalamıştım bi kediyi..oyuncağın peşindeyken hoooopp kutuya...çok gemiş olsun.
ben eski evimin terasında kedi oltasıyla yakalamıştım bi kediyi..oyuncağın peşindeyken hoooopp kutuya...çok gemiş olsun.
0
düdüğümün aşısı için veterinerdeydim az önce. sordum. "ağzında yara, iltihap vs olabilir büyük ihtimalle ya da karaciğer sorunudur" dedi ama bulaşıcılık konusunda pek şansınız yok. yani evde bakmadığınız bi kediniz var ve "aynı kaptan yemeseler bile aynı çevrede dolaştıkları için bulaşacak bişey varsa mutlaka bulaşacaktır, dışarda yaşayan hayvanı korumanız imkansız" dedi doktor.
0
Valla boşuna çabalamayın derim ben. Bırakın doğal seleksiyon işlesin. Ben benzer durumdaki bir kediyi 1 ay kadar zar zor yaşattım ama yine öldü. Doğanın işine karışmamak lazım bazen.
0
@cereal killer; ilgine teşekkür ederim. veterineriniz doğru demiş akşam eve gelince balkondaki kedimin de tıksırdığını ve burnunun normalden biraz daha nemli olduğunu fark ettim. sanırım hasta kedi solunum yolları iltihabından muzdarip ve bizimkine de geçti. çok endişeli değilim çünkü bizimkini veterinere götürmek, bakımını yapmak çocuk oyuncağı, hayvan bize alışkın çünkü.
@iloushka; herhangi bir denge sorunu yok. güçsüz düştüğü için hareketleri yavaş sadece ama biz yaklaşınca can havliyle dört nala da koşup kaçabiliyor. kedi oyuncağı ya da mamayla kandırmak ne yazık ki işe yaramadı. hayvan ne oyuna ne mamaya ilgi gösteriyor. zorla yakalayıp kutuya tıkmak lazım ama cesaret edemiyorum incitebilirim diyerek.
@ataturkiye; elbette doğal selesiyon önemli ama bu daha çok annelerin güçsüz yavrularını terk etmesiyle gerçekleşiyor. kedinin doğal seleksiyonuna ben karışamam haliyle. annenin terk ettiği yavruyu ölsün diye bırakamam (ki evdeki kedim de böyle bir yavruydu) ya da belki de basit bir kaç doz ilaçla düzelecek bir hayvanı göz göre göre hastalığı çözümsüz hale gelip ölsün diye görmezden gelemem. büyük ihtimalle bir şey yapamayacağım bu hayvan için ama elimden geleni de esirgeyemem dimi?
@iloushka; herhangi bir denge sorunu yok. güçsüz düştüğü için hareketleri yavaş sadece ama biz yaklaşınca can havliyle dört nala da koşup kaçabiliyor. kedi oyuncağı ya da mamayla kandırmak ne yazık ki işe yaramadı. hayvan ne oyuna ne mamaya ilgi gösteriyor. zorla yakalayıp kutuya tıkmak lazım ama cesaret edemiyorum incitebilirim diyerek.
@ataturkiye; elbette doğal selesiyon önemli ama bu daha çok annelerin güçsüz yavrularını terk etmesiyle gerçekleşiyor. kedinin doğal seleksiyonuna ben karışamam haliyle. annenin terk ettiği yavruyu ölsün diye bırakamam (ki evdeki kedim de böyle bir yavruydu) ya da belki de basit bir kaç doz ilaçla düzelecek bir hayvanı göz göre göre hastalığı çözümsüz hale gelip ölsün diye görmezden gelemem. büyük ihtimalle bir şey yapamayacağım bu hayvan için ama elimden geleni de esirgeyemem dimi?
0
neriman koksal
su linkte gormus oldugunuz ayakkabinin cirt cirtlarinin gectigi yerdeki demir aparatlar var ya hani, onlarin tam olarak adi nedir? bu birinci sorum. ikinci sorum ise bu aparatlarin boyasi ayakkabinin ilk giyildigi gunun aksami soyuluyorsa ne yapmak lazim? elbette degistiricez ama buyuk ihtimalle yen
su linkte gormus oldugunuz ayakkabinin cirt cirtlarinin gectigi yerdeki demir aparatlar var ya hani, onlarin tam olarak adi nedir? bu birinci sorum. ikinci sorum ise bu aparatlarin boyasi ayakkabinin ilk giyildigi gunun aksami soyuluyorsa ne yapmak lazim? elbette degistiricez ama buyuk ihtimalle yeni ayakkabida da ayni sorun cikacak. bu boyalari soyulmadan ayakkabiya sabitlemek icin ne yapmak lazim? bu is icin ozel ayakkabi vernigi falan gibi bisiy var mi? ayakkabiyi sevdim, illa da bunu alayim, bunu verip yerine baska ayakkabi almayayim istiyorum ama sanirim bu ayakkabida bu sorun kacinilmaz bisiy. ne onerirsiniz. ayakkabidan anlayanlar, ayakkabicilik yapanlar yardim ederse sevinirim.
media.photobucket.com
media.photobucket.com
0
neriman koksal
hastanenin birinde kan bağışı ile ilgili bilgilendirici bir pano yapmışlar. kan veremeyecek olanlar da listelenmiş. bildiğimiz kan veremeyeceklerin koşullarının yanında bir de "vücudunda dövme olanlar kan veremez" yazıyordu. yeni dövme yaptıranlar değil, vücudunda dövme olanlar demesi dikkatimi çekt
hastanenin birinde kan bağışı ile ilgili bilgilendirici bir pano yapmışlar. kan veremeyecek olanlar da listelenmiş. bildiğimiz kan veremeyeceklerin koşullarının yanında bir de "vücudunda dövme olanlar kan veremez" yazıyordu. yeni dövme yaptıranlar değil, vücudunda dövme olanlar demesi dikkatimi çekti. ilk defa böyle birşey duyuyorum. internette sağlıklı bir bilgiye ulaşamadım, belki de iyi aramadım. aslı astarı var mı? dövmesi olanlar hayatları boyunca hiç kan veremez mi? çok acil bir durum olsa ve tek kan verecek kişi olsa bile dövmeli kişiden kan alınmaz mı? nedir?
cevaplar için teşekkür ederim ama sorunun şu kısmını vurgulamak istiyorum;
dövmesi olanlar hayatları boyunca hiç kan veremez mi?
cevaplar için teşekkür ederim ama sorunun şu kısmını vurgulamak istiyorum;
dövmesi olanlar hayatları boyunca hiç kan veremez mi?
0
kızılay'a göre 1 yıl içinde dövme piercing vs. yaptırdıysanız veremezsiniz.
www.kizilay.org.tr
www.kizilay.org.tr
0
donör formunda şu şekilde soruluyor size:
"Son 1 yılda kulak veya cildinizin bir yerini deldirdiniz mi? Dövme, akupunktur yaptırdınız mı ? Kaza ile iğne batması oldu mu?"
"Son 1 yılda kulak veya cildinizin bir yerini deldirdiniz mi? Dövme, akupunktur yaptırdınız mı ? Kaza ile iğne batması oldu mu?"
0
neriman koksal
parça pinçik olmuş koltuk kılıflarımızı değiştirmek niyetindeyiz. kılıfları değiştirmek için 700 - 1000 lira arası bir para istiyorlar. kılıflar yenilendikten sonra da sağlığı konusunda endişeliyim, evde tırmalama çubuğuna alıştırmayarak hata ettiğimiz bir kedimiz var, sprey de sıksak bir süre sonra
parça pinçik olmuş koltuk kılıflarımızı değiştirmek niyetindeyiz. kılıfları değiştirmek için 700 - 1000 lira arası bir para istiyorlar. kılıflar yenilendikten sonra da sağlığı konusunda endişeliyim, evde tırmalama çubuğuna alıştırmayarak hata ettiğimiz bir kedimiz var, sprey de sıksak bir süre sonra kılıflara dadanacak biliyorum. bu nedenle koltuk kılıfı arayışına girdik.
örtü gibi olup da koltukların üzerine geçirilenlerden. bir sürü yere baktım ama güllü dallı, fırfırlı koltuk kılıflarından fenalık geldi, hiçbirini alıp koltuklara geçirmek istemiyoruz. ikea'nın koltuk kılıfları var, düz renk ya da cici bici desenlerde ve fiyatları da gayet uygun 50 - 100 lira arası değişiyor.
şimdi sorum şu; ikea'ya gitmek ya da telefonla arayıp bilgi almaya üşendiğimden birinci elden deneyimlerinizi soruyorum. bu ikea koltuk kılıfları standart mıdır? yani ebatları uyuyor ama kol koyma yerleri daha geniş, ikea kanepelerine göre yapılmış. benim baktığım kılıflar böyleydi. acaba diyorum ben mi gözden kaçırdım. orada çeşitli koltuk tiplerine göre kılıf bulabilir miyim? ya da istanbul'da şurada güzel koltuk kılıfı satan yer var, fiyatı makul, ölçüleri çeşitli diyebilecek birileri var mıdır? durumun aciliyeti var, şöyle bir aya kalmadan koltukların üzerini şık bir şekilde kaplamam gerekiyor. teşekkürler şimdiden.
örtü gibi olup da koltukların üzerine geçirilenlerden. bir sürü yere baktım ama güllü dallı, fırfırlı koltuk kılıflarından fenalık geldi, hiçbirini alıp koltuklara geçirmek istemiyoruz. ikea'nın koltuk kılıfları var, düz renk ya da cici bici desenlerde ve fiyatları da gayet uygun 50 - 100 lira arası değişiyor.
şimdi sorum şu; ikea'ya gitmek ya da telefonla arayıp bilgi almaya üşendiğimden birinci elden deneyimlerinizi soruyorum. bu ikea koltuk kılıfları standart mıdır? yani ebatları uyuyor ama kol koyma yerleri daha geniş, ikea kanepelerine göre yapılmış. benim baktığım kılıflar böyleydi. acaba diyorum ben mi gözden kaçırdım. orada çeşitli koltuk tiplerine göre kılıf bulabilir miyim? ya da istanbul'da şurada güzel koltuk kılıfı satan yer var, fiyatı makul, ölçüleri çeşitli diyebilecek birileri var mıdır? durumun aciliyeti var, şöyle bir aya kalmadan koltukların üzerini şık bir şekilde kaplamam gerekiyor. teşekkürler şimdiden.
0
ikeayı bilmem ama denizli ile irtiabtınız olabilirse, denizlide düz bej renklerde koltuk kılıfları satılır her yerde, kaymaz, kir tutmaz. öneririm. fiyat olarak da uygun olurlar.
0
neriman koksal
Güneye göç etmek isteyen bir grup İstanbul'lu arkadaş var. Antalya'da başlarını sokacakları bir ev arayışı içindeler. Emlak sitelerine göre kiralar 300 - 550 arası. 550 liraya üç odalı, kocaman mutfaklı falan İstanbul'da o fiyatlara bulunamayacak daireler buldular. Gelgelelim Antalya'nın semtlerinde
Güneye göç etmek isteyen bir grup İstanbul'lu arkadaş var. Antalya'da başlarını sokacakları bir ev arayışı içindeler. Emlak sitelerine göre kiralar 300 - 550 arası. 550 liraya üç odalı, kocaman mutfaklı falan İstanbul'da o fiyatlara bulunamayacak daireler buldular. Gelgelelim Antalya'nın semtlerinden bi haberler.
Hem İstanbul hem Antalya'yı iyi bilenlerden ricam İstanbul - Antalya semtlerini karşılaştırmaları. Yani diyelim Kepez İstanbul'daki Bağcılar'a denktir, Konyaaltı K.köy'e benzer (atıyorum) vs. şeklinde bilgilere ihtiyaç var.
Şöyle üç bekar insanın (iki erkek, bir kız) rahat yaşayabileceği, hem şehir merkezinde ya da yakın hem de sakin Antalya semtleri önerebilir misiniz? Bir de nedir iş olanakları. Arkadaşlar finans, banka vs. gibi işler arıyorlar Antalya odaklı, nedir aç kalırlar mı, sefil olup analarının evlerine ağlayarak dönerler mi :) Konu budur yani, bu eksende ne biliyorsanız anlatın, anlatın, anlatın dedim size!
Hem İstanbul hem Antalya'yı iyi bilenlerden ricam İstanbul - Antalya semtlerini karşılaştırmaları. Yani diyelim Kepez İstanbul'daki Bağcılar'a denktir, Konyaaltı K.köy'e benzer (atıyorum) vs. şeklinde bilgilere ihtiyaç var.
Şöyle üç bekar insanın (iki erkek, bir kız) rahat yaşayabileceği, hem şehir merkezinde ya da yakın hem de sakin Antalya semtleri önerebilir misiniz? Bir de nedir iş olanakları. Arkadaşlar finans, banka vs. gibi işler arıyorlar Antalya odaklı, nedir aç kalırlar mı, sefil olup analarının evlerine ağlayarak dönerler mi :) Konu budur yani, bu eksende ne biliyorsanız anlatın, anlatın, anlatın dedim size!
0
bahaneyle turizme geçerler belki
otellerin muhasebelerine fln(:
şaka bir yana cesur genç insanlar turizmde kendilerine iş bulabilirler
otellerin muhasebelerine fln(:
şaka bir yana cesur genç insanlar turizmde kendilerine iş bulabilirler
0
arkadaşlarınızın daha önce antalya'ya gidip gitmediklerini bilmiyorum. ancak önerim, böyle hayatî bir kararı vermeden önce en azından bir kez oraya gidip, kendi gözleriyle görmeleri. eğer antalya'yı yalnızca televizyondan gördükleri kadarıyla tanıyorlarsa, büyük bir hayal kırıklığı yaşayabilirler. yine de yardımcı olmaya çalışayım.
bana kalırsa, her şehrin kendine göre özellikleri olduğu için antalya'nın semtleriyle istanbul'un semtlerini karşılaştırmak pek olası değil. antalya'nın merkezi kalekapısı'dır. ışıklar, doğu garajı gibi semtler de bu merkezin çevresinde gelişmiş. buralarda kiralar diğer bölgelere göre yüksek olacaktır.
kendileri de gittiklerinde görecekler ki antalya ne yazık ki bir beton yığınına dönüşüyor. her semt birbirine benzemeye başlıyor, tıpkı istanbul'da olduğu gibi. google earth'ten bir göz atarsanız durumun ne denli vahim olduğunu görebilirsiniz.
tüm bu koşullara karşın, denize mümkün olduğunca yakın olmalarını öneririm. batıda konyaaltı bölgesinde altınkum, arapsuyu ve doğuda dedeman, güzeloba, karpuzkaldıran gibi semtler diğerlerine kıyasla sakin olarak değerlendirilebilir. üniversiteye yakın olmak isterlerse meltem ve soğuksu semtlerine yoğunlaşmaları gerekir.
antalya'da eğer altınızda arabanız varsa ulaşım sorun teşkil etmez. olmasa da, zaten iş yerinin servisi olacağı için sıkıntı yaşamazlar. yani ulaşımı ikinci planda değerlendirmeleri daha uygun olur.
özetle, arkadaşlarınıza şunu söyleyebilirsiniz: bir şehirde tatil yapmakla orada yaşamak birbirinden çok farklıdır. antalya çoğu kişinin beyninde "yaşanacak şehir" imgesini uyandırıyor olabilir ancak gerçekler oldukça farklı. özellikle istanbul'da yaşayan birinin antalya'ya alışması zor, bazıları içinse olanaksız. bu nedenle, böylesine önemli bir kararı vermeden önce, daha önce de söylediğim gibi, enine boyuna düşünmeleri gerekir. eğer "istanbul'dan sıkıldık, trafiği, keşmekeşi, kalabalığı, gidelim antalya'ya, cennet gibi şehir, hem çalışır hem keyif alırız" gibi anlık bir düşünceyle hareket ederlerse, beklediklerini bulamamaları ne yazık ki oldukça yüksek bir ihtimal.
bana kalırsa, her şehrin kendine göre özellikleri olduğu için antalya'nın semtleriyle istanbul'un semtlerini karşılaştırmak pek olası değil. antalya'nın merkezi kalekapısı'dır. ışıklar, doğu garajı gibi semtler de bu merkezin çevresinde gelişmiş. buralarda kiralar diğer bölgelere göre yüksek olacaktır.
kendileri de gittiklerinde görecekler ki antalya ne yazık ki bir beton yığınına dönüşüyor. her semt birbirine benzemeye başlıyor, tıpkı istanbul'da olduğu gibi. google earth'ten bir göz atarsanız durumun ne denli vahim olduğunu görebilirsiniz.
tüm bu koşullara karşın, denize mümkün olduğunca yakın olmalarını öneririm. batıda konyaaltı bölgesinde altınkum, arapsuyu ve doğuda dedeman, güzeloba, karpuzkaldıran gibi semtler diğerlerine kıyasla sakin olarak değerlendirilebilir. üniversiteye yakın olmak isterlerse meltem ve soğuksu semtlerine yoğunlaşmaları gerekir.
antalya'da eğer altınızda arabanız varsa ulaşım sorun teşkil etmez. olmasa da, zaten iş yerinin servisi olacağı için sıkıntı yaşamazlar. yani ulaşımı ikinci planda değerlendirmeleri daha uygun olur.
özetle, arkadaşlarınıza şunu söyleyebilirsiniz: bir şehirde tatil yapmakla orada yaşamak birbirinden çok farklıdır. antalya çoğu kişinin beyninde "yaşanacak şehir" imgesini uyandırıyor olabilir ancak gerçekler oldukça farklı. özellikle istanbul'da yaşayan birinin antalya'ya alışması zor, bazıları içinse olanaksız. bu nedenle, böylesine önemli bir kararı vermeden önce, daha önce de söylediğim gibi, enine boyuna düşünmeleri gerekir. eğer "istanbul'dan sıkıldık, trafiği, keşmekeşi, kalabalığı, gidelim antalya'ya, cennet gibi şehir, hem çalışır hem keyif alırız" gibi anlık bir düşünceyle hareket ederlerse, beklediklerini bulamamaları ne yazık ki oldukça yüksek bir ihtimal.
0
Antalya’da satılık daire ilanlarına baktığında insan gerçekten burada yaşamanın hayalini kurmaya başlıyor. Güneşin yılın büyük kısmında parladığı, denize yakın bir ev fikri cezbedici geliyor insana.. Yeni projeler modern yapılar ve sosyal alanlarla dikkat çekiyor, özellikle bazı bölgelerde kalite gerçekten artmış durumda. Fiyatlar biraz yüksek olsa da, hem yaşamak hem yatırım yapmak isteyenler için hâlâ potansiyel taşıyor. Deniz, doğa ve şehir hayatını bir arada sunması Antalya’yı cazip kılıyor arkadaşlar..
antalyahomes.com
antalyahomes.com
0
neriman koksal
sorum bu. nedir bu Confraternity of the Laudesi? bela ötesi bir ödev yapıyorum ve bir çeviride Confraternity of the Laudesi diye bir şeyden bahsediliyor. Buna kısaca Laudesi kardeşlik cemiyeti diyip geçsem komik duruma mı düşerim? ayrıca da bilmek istiyorum ne yazdığımı. internette de pek bir şey bu
sorum bu. nedir bu Confraternity of the Laudesi? bela ötesi bir ödev yapıyorum ve bir çeviride Confraternity of the Laudesi diye bir şeyden bahsediliyor. Buna kısaca Laudesi kardeşlik cemiyeti diyip geçsem komik duruma mı düşerim? ayrıca da bilmek istiyorum ne yazdığımı. internette de pek bir şey bulamadım ya da buldum da atladım. acil yardım ederseniz sevinirim.
0
internetten anladığım kadarıyla Laude 12.-13. yuzyılda italyada ortaya çıkan bir çeşit dini ilahi türü. bu ilahileri söyleyenlere laudesi deniyor ve bu laudeleri söylemek için belli zamanlarda toplanan insan gruplarına da confraternity of laudesi adı veriliyor.
"..., we find that from the beginning of the thirteenth century, a custom prevailed among the confraternities and guilds which were established at that period in great numbers, of singing canticles in the evening of the day before a statue of Our Lady. These canticles were called Laude and were often composed in the vulgar tongue, becoming in the hands of such poets as the Franciscan Giacopone da Todi, one of the great popular influences which helped to develop a native Italian literature. Confraternities were formed for the express purpose of singing these canticles and their members were called Laudesi."
"... Still other confraternities—the most common type—were laudesi or praise-singers. They would meet for devotional services in the church, in which they would sing an office of hymns in the vernacular language and listen to a sermon. These confraternities were very important in the Middle Ages and many continued up until the French Revolution. A few even survive today."
"..., we find that from the beginning of the thirteenth century, a custom prevailed among the confraternities and guilds which were established at that period in great numbers, of singing canticles in the evening of the day before a statue of Our Lady. These canticles were called Laude and were often composed in the vulgar tongue, becoming in the hands of such poets as the Franciscan Giacopone da Todi, one of the great popular influences which helped to develop a native Italian literature. Confraternities were formed for the express purpose of singing these canticles and their members were called Laudesi."
"... Still other confraternities—the most common type—were laudesi or praise-singers. They would meet for devotional services in the church, in which they would sing an office of hymns in the vernacular language and listen to a sermon. These confraternities were very important in the Middle Ages and many continued up until the French Revolution. A few even survive today."
0
neriman koksal
güzelinden bir zippo çakmak almak niyetindeyim hediye olarak. bir erkeğe alacağım. söyle üzerinde kuru kafalar, kartallar falan olmayan sade bişiy arıyorum. istanbul'da nerede bulabilirim? aşağı yukarı fiyatı nedir? çakmağı aldıktan sonra üzerine minik bişiyler yazdırmak istiyorum hem zippo satan he
güzelinden bir zippo çakmak almak niyetindeyim hediye olarak. bir erkeğe alacağım. söyle üzerinde kuru kafalar, kartallar falan olmayan sade bişiy arıyorum. istanbul'da nerede bulabilirim? aşağı yukarı fiyatı nedir? çakmağı aldıktan sonra üzerine minik bişiyler yazdırmak istiyorum hem zippo satan hem bunu yapan bir yer var mı?
0
60 400 ytl arası fiyatları orjinal zippo satıcıları üstüne yazı yazmaz, terbiyesizlik yapmaz.
0
internette bakının, 60 liradan ucuza bile bulursunuz, fiyat karşılaştırma ve çok daha fazla model görme şansınız olur.
0
türkiyede zippo'nun çok çeşidi yok, gerçekten orijinal ve özel bir şey almak istiyorsan ebay e bakmanı öneririm. hemen hemen her konseptte binlerce çeşit var. küçük bir şey olmasından dolayı kargo ücretiyle beraber türkiyedeki fiyatıyla hemen hemen aynı, hatta çok daha ucuza da getirtebilirsin.
0
üzerine yazı yazdıracaksanız tokia alın bi tane aynı hesap. zipoo'ya yazı çizi olmaz, bozar :)
0
forum.donanimhaber.com da biri zippo satıyor. alanlar da çok sayıda ve çok memnun. fiyatlar da çok uygun. bir bakın derim.
0
Tabii ki Kadıköy Çarşısı. Envai çeşidini orada bulabilirsin. Hani eski postanenin arka sokağında. Ama yazı yazarlar mı bilmiyorum.
0
eminonunde bulut cakmak diye bi yer var tr de zippo distrubutoru. oraya bak, bulursun 3-5 tane.
0
ya zippo hediye cakmak alma isinin de boku cikti be artik. hangi erkegin dogum gunu varsa mutlaka bi tane zippo geliyor. sanirim erkekler hediye alma konusunda biraz kitfikirli oldugu icin aklimiza baska birsey gelmiyor. daha farkli bir hediye dusunebilirsin. aaaaaaa!!! zippo al mesela.
0
neriman koksal
daha once etsy'de birseyler satmis olanlarin tavsiyelerine ihtiyacim var. proseduru tek tek okudum ama yanlis anlamalara meydan vermemek icin bir de bilenlerden dinlemem lazim. 1. birseyler satmak icin hesap actigimizda paypal hesabi da almamiz sart midir yoksa verdigimiz kredi karti numarasi uzerin
daha once etsy'de birseyler satmis olanlarin tavsiyelerine ihtiyacim var. proseduru tek tek okudum ama yanlis anlamalara meydan vermemek icin bir de bilenlerden dinlemem lazim.
1. birseyler satmak icin hesap actigimizda paypal hesabi da almamiz sart midir yoksa verdigimiz kredi karti numarasi uzerinden mi halledilecek her sey?
2. kargo proseduru nedir mesela? en gec kac gun icinde kargoya vermeliyiz satin alinan urunleri? kargo ucretini biz mi belirliyoruz alinan urunun ebatlarina gore yoksa bu konuda bir standart mevcut mu?
3. satacagimiz urunlere koyacagimiz fiyatlar konusunda ozgur muyuz yoksa bir ust / alt sinirlamasi mevcut mu?
4. uyelik icin herhangi bir ucret talep edilmiyor deniyor dogru mudur? sonra hesaptan her ay para cekmeleri gibi bir uygulamayla karsilasilabiliyor mu?
5. satilan urunlerden etsy'ye dusen pay nedir? boyle bir pay var mi? yoksa sattigimiz urunlerin parasi oldugu gibi bize mi kaliyor nedir?
aklima gelen sorular bunlar. sorularin disinda da eklemek istedikleriniz olursa minnettar kalacagim.
1. birseyler satmak icin hesap actigimizda paypal hesabi da almamiz sart midir yoksa verdigimiz kredi karti numarasi uzerinden mi halledilecek her sey?
2. kargo proseduru nedir mesela? en gec kac gun icinde kargoya vermeliyiz satin alinan urunleri? kargo ucretini biz mi belirliyoruz alinan urunun ebatlarina gore yoksa bu konuda bir standart mevcut mu?
3. satacagimiz urunlere koyacagimiz fiyatlar konusunda ozgur muyuz yoksa bir ust / alt sinirlamasi mevcut mu?
4. uyelik icin herhangi bir ucret talep edilmiyor deniyor dogru mudur? sonra hesaptan her ay para cekmeleri gibi bir uygulamayla karsilasilabiliyor mu?
5. satilan urunlerden etsy'ye dusen pay nedir? boyle bir pay var mi? yoksa sattigimiz urunlerin parasi oldugu gibi bize mi kaliyor nedir?
aklima gelen sorular bunlar. sorularin disinda da eklemek istedikleriniz olursa minnettar kalacagim.
0
ben de bir zamanlar üye olmuştum bir kaç parça ürün koymuştum deneme amaçlı olarak. 1.evet işlemler paypal üzerinden yapıldığı için üye olman gerekiyor. 2. hiç ürün satamadığım için kargo konusunda bilgim yok. 3. fiyat konusunda özgürsünüz bir sınırlama yok. 4. evet üyelik için ücret talep etmiyorlar ama her ay ödeme talebi ekstresi gibi bişey geliyor eğer onay verirseniz üyelik ücreti hesabınızdan kesiliyor. cüz'i bir miktardı tam hatırlamıyorum
0
neriman koksal
kök zencefil ne işe yarar? çay yapayım diye almıştım ama sallama zencefil çayın bile etkisini vermediğinden doğru şekilde demleyemediğimi anladım. şimdi bundan kek, börek bişiyler de yapılıyor. en verimli şekilde nasıl kullanılır? evde mutfak robotu vs. bulunmamakta, parçalamam gerekiyorsa bıçakla y
kök zencefil ne işe yarar? çay yapayım diye almıştım ama sallama zencefil çayın bile etkisini vermediğinden doğru şekilde demleyemediğimi anladım. şimdi bundan kek, börek bişiyler de yapılıyor. en verimli şekilde nasıl kullanılır? evde mutfak robotu vs. bulunmamakta, parçalamam gerekiyorsa bıçakla yapacağım bunun bir pratik yolu falan var mıdır? yoksa toprağa ekip daha çok zencefil mi elde edeyim? ben o kadar zencefili ne yapayım ki hem?
0
cayi oluyor tabii ki ama fazla bekletme suyun icinde cunku tadini acilastirir.
0
mevsimi geliyor. çiçek ıhlamur al, çubuk tarçın al, karanfil al. her akşam ıhlamur demle. içine de tarçın, karanfil, istersen limon dilimleri, elma kabuğu ve küçük bir kök zencefil at. her akşam iç onu. hem soğuklarda içini ısıtır, boğazına falan iyi gelir, hem zencefiller işe yarar. tek başına kaynatıp içince acı olur galiba. sallama çayların içine on çeşit ot püsür de koyuyolar, dengeliyolar acısını.
0
neriman koksal
zincidede kayseri merkeze yakınmış galiba. nevşehir havalimanından en kolay ve çabuk şekilde kayseri'ye nasıl gidilir?
zincidede kayseri merkeze yakınmış galiba. nevşehir havalimanından en kolay ve çabuk şekilde kayseri'ye nasıl gidilir?
0
0
üstadım zincidere oranın adı (:
ucask ile geliyorsanız kayseri havaalanına gelmenizi tavsıye ederım.yok illa nevsehıre gelecegım ordan gececegım dıyorsanız soyleyım.
havaalanından merkeze gitmeniz gerek.daha sonra oradan kayserıye gelen saat bası otobuslerı var.onlara bınerek kayserıye gelırsınız.kayserı otogarında ındıkten sonra servıs varsa eger onunla yada otobusle sehir meydanına gelmeniz gerekmektedir.
meydanda bulunan otobus duraklarından zincidere otobuslerı gecmektedır.buradan otobuse binerek zincidere ye gidebilirsiniz..
bu yol cok yorar senı.kayseri havaalanına gelebılırsen cok daha iyi olur.yok illa bu sekılde gıdecegım dıyorsan sana taksı numarası vereyım ara konus direk senı havaalanından asın gotursun ıstedıgın yere..
ucask ile geliyorsanız kayseri havaalanına gelmenizi tavsıye ederım.yok illa nevsehıre gelecegım ordan gececegım dıyorsanız soyleyım.
havaalanından merkeze gitmeniz gerek.daha sonra oradan kayserıye gelen saat bası otobuslerı var.onlara bınerek kayserıye gelırsınız.kayserı otogarında ındıkten sonra servıs varsa eger onunla yada otobusle sehir meydanına gelmeniz gerekmektedir.
meydanda bulunan otobus duraklarından zincidere otobuslerı gecmektedır.buradan otobuse binerek zincidere ye gidebilirsiniz..
bu yol cok yorar senı.kayseri havaalanına gelebılırsen cok daha iyi olur.yok illa bu sekılde gıdecegım dıyorsan sana taksı numarası vereyım ara konus direk senı havaalanından asın gotursun ıstedıgın yere..
0
evet olabilir. en azından nevşehir otogara kadar gidilir havaşla. süre kısıtlı olduğu, mevkii konusunda da sıfır bilgi sahibi olduğumuz için panik yaptık biraz.
0
kayseri'ye uçak bulamadığımız için mecburen nevşehir üstünden gelinecek. saat 11:15'de nevşehir havalimanına inecek uçaktan indikten sonra en geç saat 17:00'de zincidere'de olunması gerekiyor. çok da yorgunluk olmasın istiyoruz. taksi numarası da yanımızda bulunursa iyi olur aslında. aşağı yukarı ne kadar tutar? bu konuda da bi bilgi verirseniz çok iyi olacak.
0
nevşehir havaalanı kuş uçmaz kervan geçmez bir yerde. nevşehire yaklaşık yarım saat veya 40 dakika kadar uzakta. şöyle anlatıyım nevşehirden hareket edip kırşehirin gülşehri ilçesini geçtikten sonra bir düzlükte:)hiç havaş servisi görmedim ama varsa da yolculuk uzun sürer. taksi çok tutar...
0
erkek arkadaşım askere gidiyor kayseri'ye. askerlikten önce epey yorucu bir yol onu bekliyor demek ki. kayseri'ye bilet bulabilseydik iyi olacaktı ama yapacak bir şey yok anlaşılan. en iyisi havaş'la görüşüp ona göre saatlerini iyice öğrenmek. umarım 17:00'ye kadar birliğine teslim olabilir ki olur heralde ya epey vakti var nevşehir'e indikten sonra arada..
0
olur olur merak etmeyin.havaalanından nevsehıre en gec 1 saatte gıder.oradan kayserıye 1,5 saatte gelır.kayseri merkezden zincidereye 1 saatte gider.
taksi numarası: 539 - 479 32 32 İbrahim adı.
numaranızı ismail verdi fenerbahçe'den derseniz yardımcı olur..
kendimi de deşifre etmiş oldum (:
arayın bi konusun.eger taksi ile gelirseniz 1 saatte direk kayseri merkeze gelirsiniz ki sizede gezmek ve etrafa goz atmak için cok fazla zaman kalır.nevsehir havaalanından kayseri meydana gelecegım diyin.zincidere falan demeyin.yoksa cok daha tuzlu olur fiyat..
eger yok ben gelmem derse baska bi numara daha vereyım o kesın gelır..
taksi numarası: 539 - 479 32 32 İbrahim adı.
numaranızı ismail verdi fenerbahçe'den derseniz yardımcı olur..
kendimi de deşifre etmiş oldum (:
arayın bi konusun.eger taksi ile gelirseniz 1 saatte direk kayseri merkeze gelirsiniz ki sizede gezmek ve etrafa goz atmak için cok fazla zaman kalır.nevsehir havaalanından kayseri meydana gelecegım diyin.zincidere falan demeyin.yoksa cok daha tuzlu olur fiyat..
eger yok ben gelmem derse baska bi numara daha vereyım o kesın gelır..
0
neriman koksal
kedim kabiz oldu! iki gram kaka yapacak diye gunlerdir gozunun icine bakiyoruz. kabizlik disinda bir sorunu yok yani kusma, yuksek ates vs. kakasini uc gundur filan duzgun yapamiyor daha dogrusu bir gun ara vererek ilk kez dun tas kivaminda bir iki parca bisiy yapti. cok az da olsa yemek yiyor ve ak
kedim kabiz oldu! iki gram kaka yapacak diye gunlerdir gozunun icine bakiyoruz. kabizlik disinda bir sorunu yok yani kusma, yuksek ates vs. kakasini uc gundur filan duzgun yapamiyor daha dogrusu bir gun ara vererek ilk kez dun tas kivaminda bir iki parca bisiy yapti. cok az da olsa yemek yiyor ve aklina gelirse bol su iciyor ki aklina da iki - uc kez geldi. zeytinyagi icirdik, uc gundur activia yediriyoruz hatta poposuna zeytinyagi suruyoruz bebeklere yapildigi gibi. bu donguyu devam ettirebilirsek sorun cozulecek gibiydi ama bu sefer de bizden saklanmaya basladi. onu cikaramayacagimiz bir koseye kamp kurdu bu gece ve cikacagini sanmiyorum artik. veterinere goturmemiz mumkun gozukmuyor ki son seferinde veteriner eve gelmisti sirf bu saklanma, parcalama huyu yuzunden. ilk kez bunu yasiyoruz. bilen eden var midir etkili bir yontem. veterineri eve cagirmayi son care olarak dusunuyorum -bugunden itibaren iki gun daha kaka yapmazsa- cunku bu epey tuzlu oluyor. yardim ediniz, beni kedi forumlarina mahkum etmeyiniz, iki akil veriniz.
0
sureklu kuru mama vermeyin islak mamada verin arada. bizimkiler ole yapiyodu havana kabiz olmasin die
0
süt midesini daha kötü yapabilir belki ama az da olsa vermeyi deneyeceğim. kabiz olmadan önce bir hafta boyunca konserve mama yemişti belki de mama değişikliği yüzünden oldu bilmiyorum. saklandığı yerden elektrik süpürgesiyle korkutarak çıkaracağım sabah. hem belki korkudan bağırsakları da çalışır.
0
bizim kedinin de bi ara bööle bi dönemi olmuştu, hayvancağız tuvaletinde ağlıyordu. veterinere götürdük sonradan karaciğerinin büyüdüğünü filan öğrendik abuk sbuk ne bulsa yediği için. ama karaciğer büyümesinden önce veterinerimiz bir ilaç vermişti o rahatlatmıştı, maalesef ne olduğunu hatırlamıyorum. yalnız karperlerin en yağlıları da biraz kolaylaştırıyor sanırım ondan da yedirmişti hayvana.
0
öncelikle şu anki durumuna en iyi gelecek şeyler;
1) sokol adlı bir ilaç. aynı zeytinyağı etkisi yapıyor ve içini yumuşatarak dışarı çıkartıyor.
2) daha ilerleyen vakalarda libalax adlı bir ilaç var. bu bir nevi el lağmanı gibi. hayvanın makatından girip içine sıkılıyor. bu o yolu açıcı özelliğe sahip. ama daha önce yapmadıysanız bu ilacı alıp direk veterinere götürüp orada lağman yapılmasına fayda var.
çok kısaca şöyle bir bilgi vereyim. arka kemiklerinin gelişmemesi nedeniyle raşitik bir kediye 16 sene baktık. hayatı boyunca hiç kaka yapamadı. her ay lağmana götürüyorduk. eğer anne sütünden erken kesilmiş bir kediyse bu tip bir durum sözkonusu olabilir. umarım olmaz ama olsa bile endişelenmeyin. tıp yaşamaz dedi, biz 16 sene yaşattık. bunu da şu yüzden anlatıyorum, basit bir kabız gibi gözükse de olay daha anatomik olabilir ve sizin yaptığınız o özenli tedavi yöntemleri, zeytinyağlar filan tam çözüm olmayabilir.
bizim bu olayı anlamamız 1. yaşı içindeyken, yani gelişmeye başladığında ortaya çıktı. aklınızda bulunsun. umarım bir an önce iyileşir.
1) sokol adlı bir ilaç. aynı zeytinyağı etkisi yapıyor ve içini yumuşatarak dışarı çıkartıyor.
2) daha ilerleyen vakalarda libalax adlı bir ilaç var. bu bir nevi el lağmanı gibi. hayvanın makatından girip içine sıkılıyor. bu o yolu açıcı özelliğe sahip. ama daha önce yapmadıysanız bu ilacı alıp direk veterinere götürüp orada lağman yapılmasına fayda var.
çok kısaca şöyle bir bilgi vereyim. arka kemiklerinin gelişmemesi nedeniyle raşitik bir kediye 16 sene baktık. hayatı boyunca hiç kaka yapamadı. her ay lağmana götürüyorduk. eğer anne sütünden erken kesilmiş bir kediyse bu tip bir durum sözkonusu olabilir. umarım olmaz ama olsa bile endişelenmeyin. tıp yaşamaz dedi, biz 16 sene yaşattık. bunu da şu yüzden anlatıyorum, basit bir kabız gibi gözükse de olay daha anatomik olabilir ve sizin yaptığınız o özenli tedavi yöntemleri, zeytinyağlar filan tam çözüm olmayabilir.
bizim bu olayı anlamamız 1. yaşı içindeyken, yani gelişmeye başladığında ortaya çıktı. aklınızda bulunsun. umarım bir an önce iyileşir.
0
